"Bitkisel Kozmetik"
Zamanın Akışına Direnen Protein: Klotho ile Gençlik Yeniden Yazılıyor
Dr. Aleksi
11/2/20254 min oku


Zamanın Akışına Direnen Protein: Klotho ile Gençlik Yeniden Yazılıyor
... Mitolojide Zeus ile Themis’in Kader Tanrıçaları olarak da adlandırılan Moira’lar üç tanedir. Clotho, Lachesis ve Atropos.... Efsaneye göre, Clotho yaşamın ipliğini eğirir (yaşlanma), Lachesis bunun uzunluğunu ölçer (ömür biçer), Atropos ise bu ipliği makasıyla keserek yaşamın sonlandırır (ölüm gerçekleşir). İşte bu efsanedeki Clotho’dan ismini alan ve yaşlanmayı geciktiren Klotho proteini ilk kez 1997’de tanımlanmış. Mayo Klinik’teki bu deneyde α-Klotho proteini içeren ilaçlar fareler üzerinde denendiğinde yaşam sürelerini yüzde 30 oranında uzattığı görülmüş. Mayo Klinik’te geliştirilen senolitik ilaçlar, yaşlanma ve hastalık ile oluşan zararlı değişiklikleri azaltabilen veya hafifletebilen geroprotektif yani yaşlanmaya karşı koruyan bir protein olan α-Klotho protein sayesinde zombi hücrelerin yan etkilerini azaltmayı başarıyor.
Hücresel yaşlanmanın ne demek olduğunu iyi anlamamız gerekir. Hücreler yıprandıklarında, bölünebilme yeteneğini kaybettiklerinde önlerinde üç seçenek oluyor; kendisini onarmak, ölmek veya zombi hücreye dönüşmek. Zombi hücreler fonksiyonlarını yitirdikleri halde ölmeyi reddediyor ve senesent (yaşlanmış) hücre haline geliyor. Dokuların onarılmasını zorlaştırıyor ve sağlıklı hücrelere zarar veren kimyasallar salgılayabiliyor. Diyabet, kalp, akciğer hastalıkları gibi rahatsızlıklara zemin hazırlıyor.
Otofaji dediğimiz olay hasarlı hücrelerin ya hücrede üretilen bazı bileşikler sayesinde programlanmış bir hücre ölümüne neden olması yada kalori kısıtlaması, egzersiz ve bazı bitkisel doğal ilaç bileşenleri, sebzeler, meyvelerdeki bazı maddeler sayesinde hasarlı hücrelerin yok edilmesi sürecidir. Yani bir nevi çöp temizliği yapılıyor ve yeni (kök) hücreler oluşabilirse yeni hücreler yok edilen, yok olan hücrelerin yerini alıyor. Bu yapım ve yıkım dengesi sağlığın sürdürülmesi için zorunlu olan bir süreçtir. Yıkım fazlalığı; yaşlanma ve ölüme giden bir süreçtir. Kanser ise kontrolden çıkmış bir aşırı hücre çoğalmasıdır. Vücudun sağlıklı hücrelerinin besinini, enerjisini bitirir, normal fizyolojik işleyişi bozar ...
Scientific Reports’ta yayımlanan araştırmaya göre, üzerlerinde toksik madde taşıyan monoklonal antikorlar yaşlanan hücreleri tanımlamak ve yok etmek için eğitiliyor. Tıpkı antikorların mikropları tespit edip bizi koruduğu gibi. Araştırmanın temeli, yaşlanmayı geciktiren ilaçlar olarak tanımlanan senolitik ilaçlara dayanıyor. Bu ilaçlar vücuttaki hücresel yaşlanmayı tespit edip yaşlanma etkilerini geciktiriyor.
Araştırmayı yürüten bilim insanlarından Leicester Üniversitesi öğretim görevlisi Doç. Dr. Salvador Macip bu antikorların sadece yaşlanan hücreleri hedef alıp temizlediğini normal hücrelere dokunmadığını göstermişti.
Hücreler belirli faktörlerle yeniden programlanabilir, yani gençleştirilebilir. Bu faktörlerin mRNA aracılığıyla da hücrelere sızdırılarak, hasar görmüş bir kalbin veya başka bir organın tamamen veya kısmen yaşlanma sürecini tersine çevirebileceğimizin bir gün mümkün olacağını biliyoruz.
Şimdilik senolitik ilaçlara eczaneden erişmek mümkün değil ancak biliyoruz ki bazı doğal veya yarı sentetik olarak üretilen bileşikler α-Klotho proteinini destekliyor. Bu senoliitiklerin başında gelenler Resveratrol, Quercetin'dir. Quercetinin en çok bulunduğu besinler ise soğan, elma kabuğudur. Ayrıca, narenciye (portakal, greyfurt da bulunan naringenin bileşiği senolitiktir), nar, zeytin (ve yağı), yeşilçay, sarmısak, soğan, zencefil, zerdeçal (curcumin içerir), karanfil baharatı, maydanoz, Reishi mantarı (Ganoderma) senolitik doğal bileşikler içerir. Bu bileşikler hem anti oksidandır, hem anti inflamatuar (hücreleri tamir eden, zararlı olan yoğun iltihapları engelleyen) hem de hasarlı hücreleri yok eden (otofaji) pek çok doğal bileşen içerir.
Epigallocatecgin-3-gallate (EGCG) sağlığa katkısı ve yaşlanma karşıtı özelliğiyle önemli bir tıbbi yararlı bileşiltir. Günlük yeterli alım için 0n bardak yeşil çay gerekir ki yeşilçayda bulunan bazı toksik zararlı başka bileşikler yüzünden bu kadar çok çay tüketilmesi sağlıklı değildir. Günlük yeşil çay tüketimi 2 bardakla sınırlı olmalı ve yeşil çayın ekstrakt ürünleri kullanılmalı. Özellikle Çin tıp sistemi; sebzeler, meyveler, meyve kabukları, tohumlar, bitkiler, bitki köklerinden ekstrakt elde etme işleminde çok başarılılar, geleceğin doğal tedavisi büyük oranda Çin tıbbının çalışmalarıyla toksik-kiyasal ilaçlardan kurtulabilme imkanı yaratacaktır.
Hint tıbbının da temeli binlerce yıllık ayurveda (fito-bitkisel tedavi) geleneğine dayanır ki gelecek için bu birikimlerin kanıta dayalı çalışmalarla netleştirilmesi gerekiyor. Yeşil çayın ekstraksiyon işlemiyle günlük on bardak çay içmemize gerek kalmadan ihtiyacımız olan EGCG miktarını şifa amaçlı kullanabiliriz. Yeşil çayda ayrıca yaşlanma karşıtı etkisi Quercetin'den daha güçlü olan fisetin (flavonoid bileşiği) de vardır.
Ayrıca; polifenoller, anti aging (yaşlanma karşıtı) yararlı etikisi olan doğal bileşiklerin başında gelir. Resveratrol bir polifenoldür. Resveratrol çam ağacı kabuğunda, yer fıstığı tanelerinin ince iç kabuğunda, üzüm kabuğunda bol miktarda bulunur. Fakat etkili bir sağlıklı sonuç alabilmek için her gün 100 kilogram üzümden elde edilebilecek kadar Resveratrol gerekir ki, bu kadar üzümü kimse yiyemez yiyebilenler de şeker hastası olur Resveratrol yarı sentetik bir bileşik olarak elde edilir ki bu doğal resveratrola eşdeğerdir, 1 gram günlük resveratrol dozu yaşlanma karşıtı ve hücre, organ tamiri etkileriyle insana tıbbi yararlar, şifa verir. Resveratrolun günlük 9 grama kadar alınabilmesi teorik olarak önemli yan etkiler oluşmadan mümkündür ve dozla artan bir şekilde insan sağlığına, ömrüne, anti oksidan, anti aging yararlı etkiler vermesi söz konusudur. Resveratrolun NAD öncüsü bir bileşik olan NMN ile birlikte alınması mitokondrilerde yenilenme ve enerji üretimini arttırması (gençleştirici tamir edici özellikler) bu kombinasyona fisetin, Quercetin eklenmesi, kalori kısıtlanması günlük 14 saat açlık peryodları ve düzenli egzersizle uygulanması daha çok gençleşme, daha çok sağlık ve daha uzun ömür için belirgin sonuçlar alınması mümkündür....
İletişim
Bize ulaşmak için aşağıdaki bilgileri kullanın.
Hİzmetler
Tıbbi Sorumluluk Reddi (Disclaimer):
Bu web sitesinde sunulan tüm içerikler yalnızca bilgilendirme amacı taşır. Sunulan bilgiler, profesyonel tıbbi tanı, tedavi ya da tavsiye yerine geçmez. Web sitesinde yer alan sağlık bilgilerinin, tıbbi karar verme sürecinizde tek başına kullanılmaması gerekir. Herhangi bir sağlık sorununuzda, şikâyetinizde ya da tedavi ihtiyacınızda mutlaka bir doktor veya ilgili uzman sağlık profesyoneline danışınız. Bu sitede yer alan bilgilerin kullanımından doğabilecek herhangi bir doğrudan ya da dolaylı zarardan dolayı site sahibi veya yazarlar sorumluluk kabul etmez.
© 2025 İlkiz Açıkalın
